Oyun dünyası ile yakından veya uzaktan alakası olan herkes, en az 1 kez bile olsa Minecraft ismini duymuştur ve bu oyunun nasıl bir şey olduğunu da biliyordur. Bu yüzden burada uzun uzun Minecraft’ı anlatmak yerine direkt olarak ana konumuza geçeceğim. Bugün hem bazı internet sitelerinde, hem de bazı ana haber bültenlerinde hepimizin tanıdığı Minecraft’ı oldukça ilginç bir başlık altında gördük. Peki, o başlıklarda okuduğumuz, televizyonlarda Minecraft ile anlatılanları dinlediğimiz şeyler ne kadar doğru?
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşegül İslam’ın gazeteciler ile birlikte yaptığı bir söyleşide bir gazeteciden oldukça ilginç bir soru Ayşegül İslam’a yöneltildi. “Minecraft adında bir oyun var. Bu oyunda eşini (karısını) öldüren oyuncuya puan veriliyor. Bu tür şiddet içeren bilgisayar oyunlarıyla ilgili bir çalışmanız var mı?” şeklinde sorulan bu soruyu ilk duyduğumuzda acaba aynı Minecraft’ı mı kast ediyor diye düşünmedim değil. Minecraft’ta eşimiz mi olabiliyormuş? Onları öldürünce puan da mı alabiliyormuşuz? Tabii Minecraft için yapılan modları göz ardı edersek, Minecraft’ın temelinde böyle birşey olmadığını herkes biliyor. Herhangi bir ön araştırma yapılmadan sorulan bu ilginç soru, garip bir şekilde yine herhangi bir ön araştırma yapılmadan Ayşegül İslam tarafından gerekli birimlere iletilerek oyunun araştırılmasını/incelenmesini sağladı.
Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çiğdem Kağıtçıbaşı, Minecraft hakkında ortaya çıkan bu ilginç söyleme destek veren ilk isimlerden bir tanesi oldu ve “Bu tip oyunlarda hükmetmeye dayalı bir saldırganlık söz konusu. Şiddeti öğretiyorlar ve cazip hale getiriyorlar. Saldırganlığı pekiştiriyor.” şeklinde açıklamalarda bulundu. Eğer olaya temelden bakmamız gerekiyor ise Minecraft’ta kendimizi savunmaya dayalı bir saldırganlık söz konusu. Minecraft’ın ülkemizdeki kullanıcı kitlesinin yaş grubunun da oldukça düşük bir seviyede olduğunu göz önüne alırsak, bu söylenenler bir yönde haklı çıkabilir. Fakat şöyle bir durum var, ben bu güne kadar hiçbir yerde Minecraft’tan etkilenip de eline kılıç alıp etrafta onu bunu kesen hiçbir çocuk görmedim. Hatta kendisini Minecraft evreninde zanneden çocuklara bile rastlamadım. Video oyunları piyasasında “gerçek” şidddeti öğreten binlerce oyun varken, Minecraft’ın bu şekilde ele alınması ne kadar doğru olabilir?
Çocuk ve Ergen Psikiyatrı Prof. Dr. Emine Zinnur Kılıç ise Minecraft hakkında yapılan söylemlere çok daha farklı bir taraftan yaklaştı ve “Oyun, bir hayatta kalma oyunu gibi oynanabiliyor. Bu açıdan Survivor’a benziyor; çünkü oyuncu kendi dünyasını kurmaya, tek başına ve araç gereçsiz başlıyor. Sanal dünyada hayatta kalma mücadelesi veriyor. Araç-gereç geliştiriyor ve istediği gibi dünyayı kuruyor.” şeklinde bir açıklama yaptı. Biz burada yanlış olan bir şey göremiyoruz? Eğer bu söyleme “Çocuk psikiyatrı” gözünden bakacak olursak, Minecraft’ı oldukça yararlı bir oyun gibi lanse bile edebiliriz.
Bence Minecraft hakkında en saçma söylem Uzman Psikolog Alanur Özalp’tan geldi. Çünkü kendisi, “Minecraft gibi oyunlar çocuklar üzerinde olumsuz etki yapıyor. Oyundaki dünya ile gerçek dünyayı ayırt edemiyor; oyun yüzünden birbirlerine ya da hayvanlara eziyet edebileceklerini düşünüyorlar. Hayvanlara vurduklarında, hayvanın hiç acı çekmeyeceğini düşünüyorlar. Sadece hayvan değil, kendi arkadaşlarına, kardeşlerine de daha acımasız, şiddet içeren hareketlerde bulunuyorlar. Çocuklar tarafından bu oyunlar gerçek zannediliyorlar.” şeklinde konuştu. Öncelikle, çocuklar üzerinde her türlü oyun zararlı etkiler bırakabilir. Bunu sadece “Minecraft gibi oyunlar” şeklinde ayırmak oldukça yanlış. Bugün piyasadaki en zararsız oyunu gidip bir çocuğa oynattığınız zaman da o çocuk bazı zararlı etkenlere maruz kalabilir. Eğer bir çocuğun etrafındaki insanlara veya hayvanlara zarar vermemesini istiyorsanız öncelikle düzeltmeye oyunlardan değil de ailelerden başlamalısınız. Eğer siz bir çocuğa küçük yaşta hayvan sevgisini aşılamazsanız, “Anne, baba eve köpek alalım mı?” şeklinde gelen soruları sürekli terslerseniz o çocukta nasıl hayvan sevgisi olabilir? Nasıl insan sevgisi olabilir? Eğer sen dışarı çıktığında çocuğunun hayvan sevmesini engellersen, evcil hayvan beslemesine izin vermezsen o çocuk tabii ki hayvanların hiç acı çekmeyeceğini düşünecektir. Aynı şey tabii ki insanlar için de geçerli. Sen eğer çocuğunu sevgi, huzur ve barış dolu bir ortamda büyütemezsen o çocuk tabii ki bundan etkilenecektir.
Minecraft hakkında en gerçekçi ve akıllıca yorumlar ise Oyungezer’den tanıdığımız Sinan Akkol ve Uzman Pedagog Adem Güneş’ten geldi. Öncelikle Sinan Akkol’dan gelen, “Oyunda küplerle bir dünya inşa ediyorsunuz. Dağlarıyla, ağaçlarıyla, yapılarıyla Danimarka’yı inşa eden bile var. Çocuklar için yararlı buluyorum. Çünkü yaratıcılıkları artıyor. Oyunda kadınların öldürüldüğüne dair bir bölüme rastlamadım. Ancak suiistimale açık bir platform. Kullanıcılar, oyunu kendi imkânları ile geliştirebiliyor. Arkadaşların, hayvanların veya kadınların öldürüldüğü bölümler de kurulabilir. Kötüler, her yerde kötüdür. Twitter’daki paylaşımlar için nasıl Twitter’ı yargılayamazsanız, kişilerin kurduğu şiddet içeren bölümler için de Minecraft’ı yargılayamazsınız.” şeklindeki yorumu Uzman Pedagog Adem Güneş’in yorumu olan “Minecraft, çocuklarda kreatif düşünmeyi artıran üç boyutlu dijital bir yapboz oyunundan farklı bir şey değil. (Minecraft’ın online oyun olmasının getirdiği riskler, oyun çocuk odaklı olmadığı için, Minecraft ile alakalı videolar ve forumlarda bulunacak içeriklerden gelebilecek zararlara karşı) Ebeveynlerle birlikte oynanmasında fayda var. Çocuk tek başına ise offline olarak oynamalı.” şeklindeki yorum izledi.
Piyasada çok daha fazla şiddet içerikli oyunlar dururken Minecraft’a gelen bu ilginç söylemleri bir de özensiz bir şekilde, daha önce de belirttiğim gibi hiçbir şekilde ön araştırma yapılmadan hazırlanan TV haberleri ile birleşince ortaya gerçekten rezalet bir durum ortaya çıktı. Kanal D’nin akşam haberleri sırasında yayımlanan Minecraft haberinde öncelikle “Minecraft’ın yarattığı ekonomi” dikkatleri çekti çünkü haberde belirtildiği gibi bir ekonomi Minecraft’ta bulunmuyor. Evet, hesap satışları yapılmıyor değil fakat oyun içi eşya satıp/alma durumu haberde belirtildiği gibi Minecraft içerisinde bulunmuyor. Bu noktada, haberin eskiden Metin2 hesabı için kaçırılan çocuğa bağlanacağını düşünmüştüm fakat düşündüğüm başıma iyi ki gelmedi. Beni bu haber içerisinde en çok güldüren nokta ise Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşegül İslam’ın söyledikleri oldu. Oyunda yapılan etkinliklerin çocuklar tarafından gerçek sanılıp, gerçek dünyada da yaptığını belirten Ayşegül İslam acaba daha önce hiç sokakta eline kılıç alıp inek kovalayan bir çocuk görmüş mü?
Kanal D haber muhabirinin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşegül İslam’a yönelttiği, “Minecraft’tan çok daha fazla şiddet içeren oyunlar var?” sorusu ise Ayşegül İslam tarafından oldukça anlamsız ve komik bir şekilde cevaplandı. Hatta cevaplanmadı bile. Grand Theft Auto serilerini, “Birilerini öldürdükçe, arabasını çaldıkça yıldız kazanan ve en sonda da 5 yıldızlı bir mavya babası olan bir süreci oyun olarak getiren birşey.” olarak açıklayan Ayşegül İslam, eminim o sırada televizyon izleyen tüm oyuncuları güldürmüştür.
Yavaş yavaş sonuca gelmek istiyorum artık. Benim bu yazımda belirtmek istediğim şey Minecraft’ın şiddet içerikli bir oyun olması değildi. Benim burada rahatsız olduğum, sizlere göstermek istediğim şey televizyonlarda milyonlarca insanın karşısına çıkartılan haberlerin, oldukça popüler internet sitelerinde yazılan yazıların oldukça özensiz ve araştırmasız bir şekilde yazıldığını/yapıldığını göstermekti. Diyeceksiniz ki, “Eee bize ne? Biz zaten doğrusunu biliyoruz.” fakat işler her zaman o şekilde yürümüyor. Bugün farklı yayın kuruluşlarında yapılan bu saçma ve gerçeği yansıtmayan haberler Türkiye’deki oyun sektörünün yerinde saymasına, hatta gerilemesine sebep oluyor. Yahu siz hiç bir yerde okudunuz mu? Minecraft’ın herhangi bir dünya ülkesi üzerinde yasaklandığını veya yasaklanacağını? Onu da geçtim hiç Minecraft’tan etkilenen çocukların haberlerini okudunuz mu?Okuyamazsınız çünkü böyle şeyler Türkiye’de değil, dünyanın hiçbir ülkesinde yaşanmadı.
Son olarak şunu söylemek istiyorum. Aile ve Sosyal Politikalar kurumu acaba ülkemizde aile içi yaşanan şiddet sorunlarını çözmüş mü de Minecraft’ın şiddet unsurlarına el atıyor?
0 yorum:
Yorum Gönder